A review by h_crespo
Çocukluk by Leo Tolstoy

Okumak için kitaplıktan yeni bir kitap ararken Tolstoy'un "Gençlik" adlı kitabını alırken öncelikle arkasını okudum. O sırada bu kitabın bir üçlemenin son kitabı olduğunu ve yarı otobiyografik olduğunu görünce hemen bu üçlemenin ilk iki kitabı olan "Çocukluk" ve "İlk Gençlik" kitaplarını temin ettim.
Tolstoy'un Anna Karenina romanı beni klasikleri okumaya iten kitaptı. Tolstoy Dostoyevski kıyaslamalarında da her zaman Tolstoy'un her ne kadar aristokrat olsa da daha temel sorunları anlattığını düşünürüm. İkisinin başarılı oldukları romanlarda anlattıkları insanlar taban tabana zıt olsa da belki de günümüzdeki refah seviyesinin yüksek olması aristokrat da olsa bana Tolstoy'u daha çok sevdirdi. Savaş ve Barış romanını dahi sıkılmadan okuduğumu söyleyebilirim.
Bu yarı otobiyografik kitapta çok yeni şeyler bulmasam da yazarın yetiştiği çevre hakkında bilgi edinmek beni memnun etti. Çocuklukta yaşanan olayların o dönem için ne kadar büyük algılandığı, basit bir övgü veya yerginin ne kadar büyük bir etkiye sahip olabileceğini gösteriyor diyebiliriz. Kitap Proust'un "Kayıp Zamanın İzinde" serisini hatırlatıyor. Fakat dil çok daha duru ve Rus gerçekçiliği daha ağır basıyor. Hiç bir durum gereğinden fazla romantize edilmiyor. Zaten "Proustyen" tabiri de boşa çıkmamış. Proust'un sıradan olayları uzun tasvir ve tahlillerle romantize etmesi ile bu kitaptaki yalınlık iki ayrı kutup gibi düşünülebilir.
Tolstoy'u derinlemesine çözümlemek isteyen herkes için bir referans kitabı olarak görüyorum. "İlk Gençlik" ve "Gençlik ile seriyi okumaya devam edeceğim.